Prof. Dr. Mustafa Berker

Emekle Yoğurulmuş Bir Başarı Öyküsü

Sayın Mustafa Üzümcü’ yü 1990 ların başında tanıdım. İlk birlikte çalışmamız 1996 yılında Nöröşirürji yoğun bakım ünitesinin yenileme çalışmaları sırasında el yıkama ünitesinin planlama ve kurulumunda oldu. Bizden önceki kuşaklarda kritik el aletlerinin ( mikromakas, Kerrison Rongeur, el matkabı v.b.) Üzümcü tarafından yapıldığını duyar ve imrenirdik. Hatta herkes çeyiz dizer gibi el aletleri yaptırırmış, o aletlerin sağlamlığı dayanıklılığı anlatılırdı. Crushtfield traksiyon cihazının uygulamasındaki zorlukları görüp, benzer bir alet planımı Mustafa Üzümcü ile paylaşınca ilk ortak ürünümüz kısa sürede yeşerdi. Birlikte çalışınca kendisindeki inanılmaz vizyonu, öngörüyü, iş disiplinini ve ustalığını hayranlıkla izliyorsunuz.

Bunların yanısıra, hep en önde tuttuğu insani duyguları, mütevaziliği, tükenmeyen enerjisi, iletişim gücünü ve sevgisini çok çarpıcı bir örnekle yansıtmaya çalışayım. 2016 yılında Düsseldorf da uluslarası büyük bir tıbbi fuardayız, Mustafa beyin yanına kelli felli, iyi giyimli yabancı bir beyefendi İngilizce methiyeler dizerek kollarını açarak yanaştı ve kırk yıllık eski dost gibi sarıldılar, stente oturdular; bildiğiniz sohbet ediyorlar. Ben Mustafa beyin İngilizce sinin olmadığını biliyorum ve ağzım açık olarak vücut dili ve bir iki kelimeyle nasıl anlaştıklarını hayranlıkla 10 dakika izledim. Anladım ki Mustafa beyde insanlarını çeken başka bir sey var.

2006 yılında endoskopik kafa tabanı cerrahisine başladığımda, iki yıl boyunca neredeyse her hafta sonu Üzümcü lerin Denizciler caddesindeki önceki çok katlı binasının alt katında torna tezgahında, gereksinim duyduğum her yeni ve farklı 40 dan fazla aleti Mustafa beyin sabrı ustalığı ve emeği ile geliştirdik. Öyle bir vizyonu vardır ki daha iyisini ve doğrusunu yapmak için arada benim ameliyatlarıma gelir, izler ve inanılmaz şekilde “ Mustafa bey şu aspiratörün açısını şu şekilde yapsak daha iyi olacak “ der. Ben de “tabii Mustafa bey yapalım” derim, hemen haftaya yapar getirir ve dediği gibi olur. Sanki ameliyatı yapan ben değilim de Mustafa Üzümcü dür, hayretle izlerim daima. Bu Mustafa Üzümcü’nün yaratıcı yönünün- vizyonunun en çarpıcı örneğidir.

Mustafa Üzümcü nün işadamlığı yönüne gelince, 1969 yılında 15 metrekarelik Denizciler caddesinin alt sokağındaki dükkandan 15.000 metrekarelik iki büyük fabrikaya, tırnaklarıyla emeğiyle gece gündüz çalışarak kazandığını, kendi işine doğru yatırım yaparak gerçekleştirmiştir. Başkaları gibi bilmediği sektöre taşa toprağa betona değil, teknolojiye, biyomekaniğe yatırım yaparak en iyi hizmeti vermiştir.

Mustafa Üzümcü’ yü en iyi tanımlayan sözcüklerin başında sevgi, sabır, şefkat ve sadakat gelir. Çalışanlarına emekliliğinde ev alan başka işveren herhalde yoktur. Ailesine, işine, dostlarına ve ülkesine sadakati herkese örnektir. İstese İstanbul da boğazda yalı alıp, ailecek oturabilecekken, kıymetli eşi Melek hanımla mütevazi koşullarda Birlik mahallesinde bir apartman dairesinde yaşamakta, tüm gelirini teknolojik alt yapıya ve gelişime yatırmaktadır. İlerleyen yaşı, arada destek gerektiren sağlığı bile, her gün- hafta sonları dahil fabrikaya gitmesine engel değildir.

Hedefini hep yüksek tutan, bugün 100 ü aşkın ülkeye ihracat yaparak sektöründe, alanında öncü bir marka olan Mustafa Üzümcü nün, sağlıkla huzurla ailesiyle ve tüm sevenleriyle hedeflediği 100 lü yaşları görmesi dileğiyle en içten saygı ve minnetlerimi sunuyorum.

Kişiliği, iş disiplini, vizyonu, ileri görüşlülüğü, çalışkanlığı, dostluğu ve sevecenliğinin hepimize örnek olmasını diliyorum.

14. Şubat 2021

Mustafa Berker

Önceki
Hikaye
Sonraki
Hikaye